相形见绌 xiāng xíng jiàn chù karşılaştırıldığında sönük kalmak

Explanation

指相比之下,显得不足或逊色。

bir şeyin başka bir şeye kıyasla yetersiz veya daha düşük göründüğünü göstermek için.

Origin Story

话说唐朝时期,有个名叫李白的诗人,他的诗才横溢,无人能及。一天,他与一位年轻的诗人王维一起参加宫廷诗会。王维虽然才华出众,但面对李白如此惊艳的诗作,也不禁相形见绌。王维的诗作虽然也很好,但与李白的诗相比,就显得平庸许多,华丽的辞藻和飘逸的意境也黯然失色。这次诗会之后,王维开始更加努力地学习和创作,希望能赶上李白的水平。他潜心研究诗歌的各种技巧,不断锤炼自己的语言功底。日复一日,年复一年,王维的诗歌技艺不断进步,最终成为一代诗坛宗师。这个故事告诉我们,任何人都不能满足于现状,要不断努力才能超越自己,才能取得更大的成就。

huà shuō táng cháo shí qī, yǒu gè míng jiào lǐ bái de shī rén, tā de shī cái héng yì, wú rén néng jí

Tang Hanedanlığı döneminde, yeteneği eşsiz olan Li Bai adında bir şair vardı. Bir gün, Wang Wei adında genç bir şairle birlikte saray şiir toplantısına katıldı. Wang Wei yetenekli olmasına rağmen, Li Bai'nin göz alıcı şiirlerine kıyasla kendini önemsiz hissetmekten kendini alamadı. Wang Wei'nin şiirleri güzeldi, ancak Li Bai'nin şiirlerinin yanında sıradan görünüyordu. Wang Wei'nin şiirlerinin muhteşem kelime hazinesi ve zarif atmosferi de karşılaştırıldığında soluk kalıyordu. Bu toplantıdan sonra, Wang Wei Li Bai'yi yakalamayı umarak becerilerini geliştirmek için daha çok çalıştı. Kendini çeşitli şiir tekniklerinin öğrenimine adadı ve dil becerilerini geliştirdi. Gün geçtikçe, yıl geçtikçe, şiir yetenekleri gelişti ve sonunda büyük bir şiir ustası oldu. Bu hikaye bize hiçbir zaman mevcut durumdan memnun olmamamız gerektiğini; kendini aşmak ve daha büyük başarılara ulaşmak için sürekli çaba göstermenin şart olduğunu öğretiyor.

Usage

用作谓语、定语;多用于比较人物或事物。

yòng zuò wèiyǔ, dìngyǔ; duō yòng yú bǐjiào rénwù huò shìwù

Yüklem ve sıfat olarak kullanılır; genellikle insanları veya şeyleri karşılaştırmak için kullanılır.

Examples

  • 他的作品和大师相比,真是相形见绌。

    tā de zuòpǐn hé dàshī xiāng bǐ, zhēnshi xiāng xíng jiàn chù

    Eserleri, ustaların eserlerine kıyasla, gerçekten önemsiz kalıyor.

  • 这次比赛,我们队相形见绌,输得很惨。

    zhè cì bǐsài, wǒmen duì xiāng xíng jiàn chù, shū de hěn cǎn

    Bu yarışmada, takımımız çok geride kaldı ve feci şekilde kaybetti.