真假难辨 zhēn jiǎ nán biàn doğruyu yanlıştan ayırmak zor

Explanation

形容真假难以分辨。

doğrusunun belirlenmesinin zor olduğu bir şeyi tanımlar.

Origin Story

话说唐朝时期,长安城里有一位著名的书法家,名叫张怀瑾。他技艺精湛,作品真迹价值连城。然而,由于他的名气太大,市面上出现了许多伪造的张怀瑾书法作品,以假乱真,让许多收藏家都难以辨别真伪。 有一天,一位富商慕名而来,想要购买张怀瑾的真迹。他来到张怀瑾的住所,却被眼前的景象惊呆了。张怀瑾的书房里堆满了各种各样的书法作品,有的是工工整整的正楷,有的是行云流水的行书,还有的是气势磅礴的草书。这些作品风格各异,但都栩栩如生,让人真假难辨。 富商仔细端详着每一幅作品,心中充满了疑惑。他问张怀瑾:“这些作品,哪些是您的真迹?”张怀瑾微微一笑,说道:“真假难辨,全凭你的眼力。” 富商听后,更加迷惑不解。他仔细观察了半天,依然无法确定哪些是真迹,哪些是伪作。最后,他无奈地离开了张怀瑾的住所,空手而归。 这个故事告诉我们,有些事情,真假难辨,需要我们仔细辨别,不能轻易相信。

huà shuō táng cháo shí qī, cháng ān chéng lǐ yǒu yī wèi zhù míng de shū fǎ jiā, míng jiào zhāng huái jǐn. tā jì yì jīng zhàn, zuò pǐn zhēn jì jià zhí lián chéng. rán ér, yóu yú tā de míng qì tài dà, shì miàn shàng chū xiàn le xǔ duō wěi zào de zhāng huái jǐn shū fǎ zuò pǐn, yǐ jiǎ luàn zhēn, ràng xǔ duō shōu cáng jiā dōu nán yǐ biàn bié zhēn wěi.

Rivayete göre Tang Hanedanlığı döneminde, Çangan şehrinde Zhang Huaijin adında ünlü bir kaligraf yaşıyordu. Sanatı mükemmeldi ve özgün eserleri paha biçilmezdi. Ancak, büyük şöhretinden dolayı piyasada Zhang Huaijin'in sahte kaligrafi eserleri ortaya çıktı, o kadar gerçekçiydi ki birçok koleksiyoncu gerçek ve sahteyi ayırt etmekte zorlandı. Bir gün, varlıklı bir tüccar Zhang Huaijin'in özgün bir eserini satın almak için geldi. Zhang Huaijin'in evine vardığında, gördükleri karşısında şaşkına döndü. Zhang Huaijin'in çalışma odası çeşitli kaligrafi eserleriyle doluydu—bazıları düzgün ve düzenliydi, bazıları akıcıydı ve bazıları da çok güçlüydü. Bu eserlerin tarzları farklıydı, ancak her biri canlı görünüyordu, gerçek ve sahteyi ayırt etmeyi neredeyse imkansız hale getiriyordu. Tüccar her eseri dikkatlice inceledi, kalbinde şüpheyle. Zhang Huaijin'e sordu: “Bu eserlerden hangileri sizin özgün eserleriniz?” Zhang Huaijin hafifçe gülümsedi ve dedi ki: “Ayırt etmek zor, hepsi sizin yargınıza kalmış.” Tüccar daha da kafası karıştı. Uzun süre inceledi, ancak gerçek ve sahteyi yine de ayırt edemedi. Sonunda, Zhang Huaijin'in evinden boş elle ayrıldı. Bu hikaye bize bazen gerçek ve sahteyi ayırt etmenin zor olduğunu, dikkatli bir yargıya ve şüpheciliğe ihtiyaç olduğunu öğretir.

Usage

多用于形容真假难以分辨的局面。

duō yòng yú xíngróng zhēn jiǎ nán fēn biàn de júmiàn

Genellikle gerçek ve sahteyi ayırt etmenin zor olduğu durumları tanımlamak için kullanılır.

Examples

  • 这件案子扑朔迷离,真假难辨。

    zhè jiàn ànzi pūshuòmǐlí, zhēn jiǎ nán biàn

    Bu dava kafa karıştırıcı, doğruyu yanlıştan ayırmak zor.

  • 他的话真真假假,让人真假难辨。

    tā de huà zhēn zhēn jiǎ jiǎ, ràng rén zhēn jiǎ nán biàn

    Sözlerinde doğru ile yanlış karışık, gerçekten doğru olanı anlamak zor.