纷至沓来 sürü halinde gelmek
Explanation
形容接连不断地到来。
Birçok şeyin sürekli gelişini tanımlar.
Origin Story
话说南宋时期,金兵南下侵扰,边境告急。龙图阁待制王刚临危受命,前往四川镇守。战事频繁,军报如雪片般纷至沓来,王刚却始终保持冷静,沉着应对。他将各路军报仔细分类,分轻重缓急处理,确保消息畅通,指挥得当。他还亲自督战,凭借其卓越的军事才能,巧妙布阵,多次击退金兵,为保卫国家做出了巨大贡献。面对纷至沓来的战报,他临危不乱,运筹帷幄,展现出卓越的领导才能和战略眼光,最终将金兵挡在了四川之外,保境安民。
Güney Song Hanedanlığı döneminde, Jin ordusu kuzeyden saldırdı ve sınırda bir krize neden oldu. Ejderha Resim Pavyonu'ndan yüksek rütbeli bir yetkili olan Wang Gang, Sichuan'ı savunmak üzere atandı. Sık sık savaşlarla birlikte, askeri raporlar kar taneleri gibi yağdı, ancak Wang Gang sakin ve soğukkanlı kaldı. Raporları dikkatlice kategorize etti, acil konuları önceliklendirerek sorunsuz iletişimi ve verimli komutayı sağladı. Savaşları şahsen denetledi ve olağanüstü askeri yeteneğiyle zekice stratejiler geliştirerek Jin kuvvetlerini birkaç kez püskürttü. Ulusal savunmaya katkısı çok büyüktü. Sürekli rapor akışıyla karşı karşıya kaldığında, yılmadan, stratejik olarak plan yaparak ve olağanüstü liderlik ve stratejik vizyon sergileyerek davrandı. Sonunda, Jin kuvvetlerini Sichuan'ın dışına püskürttü ve halkı korudu.
Usage
用作谓语、定语;多用于书面语,形容事物的到来很多很快。
Yüklem ve sıfat olarak kullanılır; çoğunlukla yazılı dilde, birçok şeyin hızlı ve sık gelişini tanımlar.
Examples
-
战事一起,各种军情便纷至沓来。
zhanshi yiqi,gezhong junqing bian fen zhi ta lai
Savaş başlar başlamaz, ardı ardına askeri raporlar gelmeye başladı. Yöneticisi olduğundan beri, sorunlar peş peşe gelmeye başladı.
-
自从他当了经理,各种麻烦事就纷至沓来。
zicom ta dang le jingli,gezhong mama shi jiu fen zhi ta lai
Savaş başlar başlamaz, ardı ardına askeri raporlar gelmeye başladı. Yöneticisi olduğundan beri, sorunlar peş peşe gelmeye başladı