耳目一新 Yenileyici
Explanation
听到的、看到的跟以前完全不同,使人感到新鲜。
Duyduğunuz ve gördüğünüz şeyler daha öncekinden tamamen farklı, yeni bir his veriyor.
Origin Story
话说唐朝诗人白居易,他酷爱香山,常去游玩。一日,他来到香山寺,寺中的一切都让他耳目一新。香山寺依山而建,古木参天,清泉流水,景色宜人,寺内香火缭绕,梵音阵阵。白居易被眼前的景象深深吸引,写下了著名的《修香山寺记》。文章中,他生动地描绘了香山寺的景色,以及寺中僧人的生活,字里行间都流露出对香山寺的喜爱之情。这篇文章,也让后人对香山寺有了更深入的了解。而“耳目一新”这个成语,也因此而流传至今,成为了人们用来形容新鲜事物的常用词语。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı şairi Bai Juyi, Xiāngshān Dağını çok severmiş ve sık sık ziyaret edermiş. Bir gün Xiāngshān Tapınağı'na gittiğinde tapınaktaki her şey ona yeni bir deneyim yaşatmış. Xiāngshān Tapınağı dağlara kurulmuş, yükselen kadim ağaçlar, berrak kaynaklar ve akan sular, güzel manzaralar, tapınak içinde tütsü ve Budist sesleri varmış. Bai Juyi önündeki manzaradan çok etkilenmiş ve ünlü “Xiāngshān Tapınağı Yenileme Kaydı”nı yazmış. Makalede Xiāngshān Tapınağı'nın manzarasını ve tapınaktaki keşişlerin yaşamını canlı bir şekilde anlatmış, satır aralarında Xiāngshān Tapınağı'na olan sevgisi kendini göstermiş. Bu makale, sonraki nesillere de Xiāngshān Tapınağı hakkında daha derin bir anlayış kazandırmış. O zamandan beri aktarılan “ěrmù yīxīn” deyimi, yeni şeyleri tanımlamak için kullanılan yaygın bir kelime olmuştur.
Usage
形容事物新鲜,给人以耳目一新的感觉。
Yeni bir şeyi tanımlamak ve ferahlatıcı bir his vermek için kullanılır.
Examples
-
看完这部电影,我感觉耳目一新。
kan wan zhe bu dianying, wo ganjue ermu yixin
Bu filmi izledikten sonra kendimi yenilenmiş hissettim.
-
这场演出真是耳目一新,令人耳目一新。
zheme chang yanchu zhen shi ermu yixin, ling ren ermu yixin
Bu performans gerçekten canlandırıcı ve etkileyiciydi