衣衫褴褛 paramparça giysiler
Explanation
形容衣服破烂不堪。
Pırtık giysileri tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
一个贫穷的老人,名叫李大爷,因为一场大火失去了家园,也失去了所有的财产。他衣衫褴褛,赤脚走在街上,瑟瑟发抖。路过的人们都投来怜悯的目光,有的给他施舍一些食物和零钱。李大爷虽然生活困苦,但他仍然保持着乐观的心态,他相信只要肯努力,总有一天会重新站起来。他开始捡拾垃圾,努力维持生计,并四处寻找工作。尽管他的衣衫褴褛,但他始终保持着尊严和希望。不久之后,一位好心人帮助他找到了一个工作,他的生活逐渐好转。这个故事告诉我们,即使生活再艰难,也要保持乐观的心态和坚强的意志,总有一天会看到希望的曙光。
Bay Li adında yoksul bir yaşlı adam büyük bir yangında evini ve tüm mal varlığını kaybetti. Paramparça giysiler giymiş ve çıplak ayakla sokakta yürüyordu, üşümekten titriyordu. Geçenler ona acıyarak baktı, bazıları ona yiyecek ve bozuk para verdi. Bay Li yoksulluk içinde yaşamasına rağmen iyimser kaldı, yeterince çalışırsa bir gün ayağa kalkacağına inanıyordu. Geçimini sağlamak için çöp toplamaya başladı ve her yerde iş aradı. Giysileri perişan olmasına rağmen onurunu ve umudunu korudu. Kısa süre sonra iyiliksever bir insan ona iş bulmasına yardım etti ve hayatı giderek iyileşti. Bu hikaye bize hayat ne kadar zor olursa olsun iyimser bir tutum ve güçlü bir iradeyi korumamız gerektiğini, bir gün umudun ışığını göreceğimizi öğretiyor.
Usage
用于描写衣着破烂,生活贫困的人。
Pırtık giysiler giyen ve yoksulluk içinde yaşayan insanları tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
路边的乞丐衣衫褴褛,令人同情。
lù biān de qǐgai yī shān lán lǚ, lìng rén tóng qíng
Yol kenarındaki dilenci, paramparça giysiler giymişti ve acıma uyandırdı.
-
他衣衫褴褛地出现在众人面前,让人不忍直视。
tā yī shān lán lǚ de chū xiàn zài zhòng rén miàn qián, ràng rén bù rěn zhí shì
Herkesin önünde perişan halde belirdi, acıklı bir manzara.
-
灾难过后,许多人衣衫褴褛,流离失所。
zāi nàn gòu hòu, xǔ duō rén yī shān lán lǚ, liú lí shī suǒ
Felaketten sonra birçok insan perişan halde ve evsiz kaldı.