视同路人 Yabancı gibi davranmak
Explanation
指对亲人或熟人非常疏远,如同陌生人一样。
Akrabalara veya tanıdıklara yabancıymış gibi çok mesafeli davranmayı ifade eder.
Origin Story
从前,在一个小山村里,住着一位名叫阿强的老人和他的儿子小明。小明从小顽皮,长大后不务正业,常常惹是生非,让阿强操碎了心。一次,小明欠下巨额赌债,无力偿还,甚至躲了起来,避不见面。阿强四处奔波,却只能四处碰壁。他四处寻找小明,却发现小明已经远走他乡。村民们都劝他别再管了,说小明已经不是他儿子了。无奈之下,阿强只能默默地承受着这一切。曾经父子情深,如今却只能视同路人。阿强常常坐在家门口,望着远方,心中充满了无奈与悲伤。他明白,有些感情,一旦破裂,就很难再弥补。他曾经对小明付出过一切,但小明却辜负了他的期望。从此以后,阿强再也没有见过小明,他将小明视作路人,与之再无瓜葛。
Bir zamanlar, küçük bir dağ köyünde, Aqiang adında yaşlı bir adam ve oğlu Xiaoming yaşıyordu. Xiaoming çocukluğundan beri yaramazdı ve büyüdüğünde düzgün bir işte çalışmadı, sık sık sorun çıkardı ve Aqiang'ı çok endişelendirdi. Bir gün Xiaoming kumar borcundan dolayı çok büyük bir borçlandı ve ödeyemedi, hatta saklandı ve kimseyi görmedi. Aqiang her yere koşturdu ama her yerde çıkmaz sokaklarla karşılaştı. Xiaoming'i her yerde aradı ama Xiaoming'in uzak bir yere gittiğini öğrendi. Köylüler artık umursamamasını, Xiaoming'in artık oğlu olmadığını söylediler. Çaresiz Aqiang tüm bunlara sessizce katlandı. Eskiden baba-oğul ilişkisi çok güçlüydü ama şimdi sadece yabancı olarak kabul ediliyorlar. Aqiang sık sık evinin önünde oturur, uzağı izler, kalbi çaresizlik ve üzüntüyle dolardı. Bazı duyguların bir kez kırıldıktan sonra onarılmasının zor olduğunu anladı. Bir zamanlar Xiaoming için her şeyini vermişti ama Xiaoming onun umutlarını kırmıştı. O zamandan beri Aqiang Xiaoming'i bir daha hiç görmedi, onu yabancı gibi gördü ve aralarında hiçbir ilişki kalmadı.
Usage
用于形容人与人之间关系疏远,如同陌生人一般。
İnsanlar arasındaki uzak ilişkileri, sanki yabancılarmış gibi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他与世隔绝,视同路人。
ta yu shi ge jue, shitong lurren
Dünyadan soyutlanmış ve herkesi yabancı gibi görüyor.
-
他对那些不了解的人,总是视同路人。
ta dui naxie bu lejie de ren, zongshi shitong lurren
Tanımadığı insanlara her zaman yolda geçen biri gibi davranıyor