顶天立地 dik durmak
Explanation
形容形象高大,气概豪迈。
Boyu uzun ve heybetli olan ve büyük bir güven ve kararlılıkla hareket eden birini tanımlar.
Origin Story
话说,古代有一个叫王二的青年,他从小就立志要成为一个顶天立地的大英雄。他勤奋好学,刻苦练武,希望能像传说中的英雄一样,为国为民,做出一番大事业。有一天,王二外出游历,遇到了一伙强盗。强盗们仗着人多势众,抢劫了路过的商队,还打伤了几个村民。王二看到这一幕,怒火中烧,他拔出宝剑,冲上前去与强盗们搏斗。尽管寡不敌众,但王二依然奋勇拼搏,最终将强盗们打得落荒而逃,救下了村民们。村民们被王二的勇敢和正义感深深感动,将他视为英雄。王二也因为这次事件,名声大噪,人们都称赞他是顶天立地的英雄好汉。
Antik çağlarda Wang Er adında küçük yaştan beri büyük bir kahraman olma hayali kuran bir genç adamın yaşadığı söylenir. O, çalışkan bir şekilde okudu, sıkı bir şekilde antrenman yaptı ve efsanelerdeki kahramanlar gibi, ülkesi ve halkı için büyük işler yapmayı umuyordu. Bir gün, Wang Er seyahat ederken bir grup haydutla karşılaştı. Haydutlar, sayıca üstünlüklerinden yararlanarak, geçen kervanı soydu ve birkaç köylüyü yaraladı. Wang Er, bunu görünce öfkelendi, kılıcını çekti ve haydutlarla savaşmak için koştu. Sayıca az olmasına rağmen Wang Er cesurca savaştı ve sonunda haydutları utancından kaçmaya zorladı ve köylüleri kurtardı. Köylüler, Wang Er'in cesaretinden ve adalet duygusundan çok etkilendiler ve onu bir kahraman olarak gördüler. Wang Er de bu olayla ün kazandı ve insanlar onu sözünü tutan ve güçlü bir büyük kahraman olarak övdüler.
Usage
形容人的气概豪迈,或形容事物的伟岸雄壮。例如:"他顶天立地,敢于为正义而战。"
Bir kişinin asil ve cesur ruhunu veya bir şeyin ihtişam ve görkemini tanımlar. Örneğin: "O, inandığı şey için savaşan cesur bir adamdır."
Examples
-
他顶天立地,敢于为正义而战。
tā dǐng tiān lì dì, gǎn yú wèi zhèng yì ér zhàn.
O, adalete inanan ve bunun için savaşan cesur bir adam.
-
英雄人物顶天立地,令人敬佩。
yīng xióng rén wù dǐng tiān lì dì, lìng rén jìng pèi.
Kahramanlar, dik durur ve saygı uyandırırlar.