丢人现眼 rezil olmak
Explanation
指因行为或言行不当而使自己出丑,丢脸。
Uygunsuz davranış veya ifadelerden kaynaklanan utancı ifade eder.
Origin Story
小明是一个性格内向的孩子,平时很少在人前说话。一次学校组织演讲比赛,小明被老师选中了。他非常紧张,心里忐忑不安,害怕自己会在台上出丑。比赛那天,小明上台后,由于紧张过度,结结巴巴地说不出话来,还忘记了演讲稿的内容。台下的同学哄堂大笑,小明羞愧得满脸通红,恨不得找个地缝钻进去。这次演讲比赛,小明不仅没有取得好成绩,反而丢人现眼,让他记忆深刻,也让他明白,要克服胆怯,勇敢地面对挑战。
Mohan, başkalarının önünde nadiren konuşan utangaç bir çocuktu. Bir gün okulda konuşma yarışması düzenlendi ve Mohan öğretmeni tarafından seçildi. Çok gergindi ve sahnede rezil olacağından korkuyordu. Yarışma günü Mohan sahneye çıktı ve aşırı heyecandan kekeledi, konuşamadı ve konuşmasının içeriğini de unuttu. Salondaki öğrenciler kahkaha attı ve Mohan utancından kızararak yerin dibine geçmeyi diledi. Bu konuşma yarışmasında Mohan sadece iyi bir sonuç elde etmekle kalmadı, aynı zamanda kendini rezil etti, bu da ona derin bir deneyim kazandırdı ve utangaçlığını aşması ve cesurca zorluklarla yüzleşmesi gerektiğini anlamasına yardımcı oldu.
Usage
常用作宾语、定语;形容因行为或言行不当而使自己出丑,丢脸。
Sıkça nesne veya sıfat olarak kullanılır; uygunsuz davranış veya ifadelerden kaynaklanan utanç verici durumu tanımlar.
Examples
-
他这次考试考砸了,真是丢人现眼。
tā zhè cì kǎoshì kǎo zá le, zhēn de diū rén xiàn yǎn.
Bu sınavda başarısız oldu, gerçekten utanç verici.
-
在公众场合做出这样的事情,太丢人现眼了。
zài gōngzhòng chǎnghé zuò chū zhè yàng de shìqíng, tài diū rén xiàn yǎn le.
Böyle bir şeyi kamuya açık bir yerde yapmak çok utanç verici.
-
别在这里丢人现眼了,赶紧回家吧!
bié zài zhèlǐ diū rén xiàn yǎn le, gǎn kuài huí jiā ba!
Burada kendinizi rezil etmeyin, hemen eve gidin!