唇齿相依 dudak ve dişler karşılıklı bağımlı
Explanation
比喻关系密切,互相依靠,像嘴唇和牙齿那样,缺一不可。
Bu, ilişkinin dudak ve dişler gibi birbirine yakın ve karşılıklı olarak bağımlı olduğu, birbirleri olmadan olmaz anlamına gelir.
Origin Story
三国时期,蜀汉丞相诸葛亮临终前,曾告诫后主刘禅要与东吴保持联盟,因为蜀吴两国唇齿相依,共同对抗曹魏,才能保全蜀汉的基业。诸葛亮深知,如果蜀汉与东吴关系破裂,则将面临魏国的强大压力,最终可能导致灭亡。诸葛亮的遗言,体现了蜀国与东吴之间的特殊关系,他们相互依靠,共同抵御外敌,就像嘴唇和牙齿一样,密不可分。
Üç Krallık döneminde, Shu Han Başbakanı Zhuge Liang, ölmeden önce halef Liu Chan'ı Doğu Wu ile ittifakı sürdürmesi konusunda uyardı, çünkü Shu ve Wu, Shu Han'ın temellerini korumak için Cao Wei'ye karşı birlikte savaşmak için birbirlerine sıkı sıkıya bağlıydı. Zhuge Liang, Shu Han'ın Doğu Wu ile ilişkilerinin bozulması durumunda, Wei devletinden büyük bir baskı ile karşı karşıya kalacağını ve sonunda yıkıma yol açabileceğini çok iyi biliyordu. Zhuge Liang'ın son sözleri, birbirine bağlı olan ve dış düşmanlara karşı birlikte direnen Shu ve Doğu Wu arasındaki özel ilişkiyi yansıtıyordu, tıpkı dudak ve dişler gibi, birbirinden ayrılamazlardı.
Usage
形容关系密切,互相依赖。常用于比喻国家、地区或个人之间的关系。
Sıkı ve karşılıklı bağımlı bir ilişkiyi tanımlar. Genellikle ülkeler, bölgeler veya bireyler arasındaki ilişkiyi açıklamak için kullanılır.
Examples
-
唇齿相依的两个国家,应该互相帮助,共同发展。
chún chǐ xiāng yī de liǎng gè guójiā, yīnggāi hù xiāng bāngzhù, gòngtóng fāzhǎn.
Birbirine bağımlı iki ülke birbirlerine yardım etmeli ve birlikte gelişmelidir.
-
我们两人唇齿相依,患难与共,共同走过了人生的风风雨雨。
wǒmen liǎng rén chún chǐ xiāng yī, huàn nàn yǔ gòng, gòngtóng zǒuguò le rénshēng de fēngfēng yǔyǔ
Biz ikimiz de birbirine bağlıyız ve hayatın iniş çıkışlarını birlikte yaşadık.