尽收眼底 Göz önünde
Explanation
全部收入眼底,形容视野开阔,能把景物全部看到。
Her şey göz önünde, geniş bir görüş alanını, her şeyin görülebildiği bir alanı tanımlar.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,他心胸豁达,喜欢游历山水。一日,他登上泰山之巅,极目远眺,只见群山峻岭,连绵起伏,云海茫茫,气势磅礴。山下的城池,房屋,田野,河流,都清晰可见,尽收眼底。李白不禁感慨万千,挥毫泼墨,写下了千古名篇《望岳》。诗中写道:‘岱宗夫如何?齐鲁青未了。造化钟神秀,阴阳割昏晓。’这首诗也成为了千百年来人们赞颂泰山雄伟壮丽的经典之作。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı döneminde, cömert bir kalbe sahip ve dağlarda ve nehirlerde seyahat etmeyi seven Li Bai adında bir şair yaşamıştır. Bir gün, Tai Dağı'nın tepesine tırmandı ve uzağa baktı. Sonsuz bir yüksek dağ ve vadi zinciri, geniş bir bulut denizi ve görkemli bir atmosfer gördü. Altındaki şehirler, evler, tarlalar ve nehirler açıkça görünüyordu ve hepsi görüş alanındaydı. Li Bai duygularına hakim olamadı ve "Tai Dağı'na Bakış" başlıklı harika bir şiir yazdı. Bu şiirde şunları yazdı: 'Muhteşem Tai Dağı nasıl? Qi ve Lu hala yeşil. Doğa en iyi gücünü buraya yoğunlaştırdı ve gündüz ile gece açıkça ayrılıyor.' Bu şiir, yüzyıllardır Tai Dağı'nın görkemli güzelliğini öven klasik bir eser haline geldi.
Usage
多用于描写视野开阔,景色壮观的情况。
Geniş bir görüş alanını ve muhteşem bir manzarayı tanımlamak için sıklıkla kullanılır.
Examples
-
站在山顶上,整个城市尽收眼底。
zhàn zài shān dǐng shang, zhěng gè chéngshì jìn shōu yǎn dǐ.
Dağın tepesinde durduğumuzda, tüm şehir gözümüzün önünde.
-
从高空俯瞰,田园风光尽收眼底,美不胜收。
cóng gāo kōng fǔ kàn, tiányuán fēngguāng jìn shōu yǎn dǐ, měi bù shèng shōu
Yukarıdan bakıldığında, kırsal manzara göz önünde, çok güzel.