恍然大悟 huǎng rán dà wù ani fikir

Explanation

形容一下子明白过来。

Ani bir anlayışı tanımlar.

Origin Story

从前,在一个偏僻的小山村里,住着一位名叫李明的年轻书生。李明勤奋好学,但常常因为一些难题而苦恼。一天,他正在书房里苦思冥想一道复杂的数学题,绞尽脑汁也找不到解法,急得团团转。这时,他抬头望向窗外,看到一群蚂蚁正在搬运食物,它们井然有序,互相合作,最终将食物搬回了巢穴。李明看着蚂蚁们,突然有所感悟,联想到自己解题的过程,他意识到自己思路过于单一,没有尝试换个角度思考问题。于是,他放下手中的笔,开始尝试用不同的方法解题。经过反复尝试,他终于恍然大悟,找到了问题的答案。他高兴地跳了起来,激动的心情久久不能平静。从那以后,李明解题时总是先从不同的角度思考问题,避免陷入思维定势,他的解题能力也得到了显著的提高。

cóngqián, zài yīgè piānpì de xiǎoshān cūn lǐ, zhù zhe yī wèi míng jiào lǐ míng de niánqīng shūshēng. lǐ míng qínfèn hàoxué, dàn chángcháng yīnwèi yīxiē nántí ér kǔnǎo. yī tiān, tā zhèngzài shūfáng lǐ kǔsī míngxiǎng yī dào fùzá de shùxué tí, jiǎojìn nǎojī yě zhǎo bù dào jiěfǎ, jí de tuántúan zhuàn. zhè shí, tā táitóu wàng xiàng chuāngwài, kàn dào yī qún máyǐ zhèngzài bānyùn shíwù, tāmen jǐngrán yǒuxù, hùxiāng hézuò, zuìzhōng jiāng shíwù bān huí le cháoxué. lǐ míng kànzhe máyǐ men, tūrán yǒusuǒ gǎnwù, liánxiǎng dào zìjǐ jiě tí de guòchéng, tā yìshí dào zìjǐ sīlù guòyú dānyī, méiyǒu chángshì huàn gè jiǎodù sīkǎo wèntí. yúshì, tā fàng xià shǒu zhōng de bǐ, kāishǐ chángshì yòng bùtóng de fāngfǎ jiě tí. jīngguò fǎnfù chángshì, tā zhōngyú huǎng rán dà wù, zhǎodào le wèntí de dá'àn. tā gāoxìng de tiào le qǐlái, jīdòng de xīnqíng jiǔjiǔ bù néng píngjìng. cóng nà yǐhòu, lǐ míng jiě tí shí zǒngshì xiān cóng bùtóng de jiǎodù sīkǎo wèntí, bìmiǎn xiànrù sīwéi dìngshì, tā de jiě tí nénglì yě dédào le xiǎnzhù de tígāo.

Bir zamanlar, uzak bir dağ köyünde Li Ming adında genç bir bilgin yaşarmış. Li Ming çalışkan ve öğrenmeye hevesliymiş, ancak sık sık zor problemler yüzünden sıkıntı çekermiş. Bir gün, odasında karmaşık bir matematik problemini düşünüyormuş. Çok kafa yormuş ama bir çözüm bulamamış ve çok endişelenmiş. Tam o sırada, başını kaldırıp pencereden dışarı bakmış ve bir grup karıncanın yiyecek taşıdığını görmüş. Çok düzenli ve birbirlerine yardım ederek çalışıyorlarmış ve sonunda yiyecekleri yuvalarına taşımışlar. Li Ming karıncaları izlerken aniden bir fikir bulmuş. Bunu kendi problem çözme süreciyle ilişkilendirmiş ve düşüncesinin çok tek taraflı olduğunu, sorunu farklı bir açıdan düşünmeyi denemediğini fark etmiş. Bu yüzden kalemi bırakmış ve sorunu çözmek için farklı yöntemler denemeye başlamış. Tekrar tekrar denemelerden sonra sonunda bir fikir bulmuş ve sorunun cevabını bulmuş. Sevinçten zıplayıp durmuş ve heyecanı uzun süre sürmüş. O günden sonra, Li Ming her zaman sorunları farklı bakış açılarından düşünmüş, düşünce kalıplarına takılmaktan kaçınmış ve problem çözme yeteneği önemli ölçüde gelişmiş.

Usage

用于形容对某件事情突然明白。

yòng yú xiáogǔi duì mǒu jiàn shìqíng tūrán míngbái

Bir şeye ani bir şekilde anlam kavuşmayı tanımlamak için kullanılır.

Examples

  • 我终于恍然大悟,原来事情是这样的!

    wǒ zhōngyú huǎng rán dà wù, yuánlái shìqíng shì zhèyàng de!

    Sonunda anladım! İşte böyleymiş!

  • 经过老师的讲解,我恍然大悟,明白了这道题的解法。

    jīngguò lǎoshī de jiǎngjiě, wǒ huǎng rán dà wù, míngbái le zhè dào tí de jiěfǎ.

    Öğretmenin açıklamasından sonra aniden anladım ve bu sorunun çözümünü anladım.

  • 经过一番深思熟虑,我终于恍然大悟,找到了解决问题的办法。

    jīngguò yīfān shēnsī shúlǜ, wǒ zhōngyú huǎng rán dà wù, zhǎodào le jiějué wèntí de bànfǎ

    Dikkatli bir düşünmeden sonra sonunda anladım ve sorunun çözümünü buldum.