正本澄源 sorunun özüne inmek
Explanation
指的是从根本上,从源头上解决问题。
Meseleyi kökünden, kaynağında çözmek anlamına gelir.
Origin Story
话说唐朝时期,有一位名叫李白的官员,他勤政爱民,为百姓做了许多好事。但是,他发现当地的一些问题,都是由于长期以来积攒下来的陋习造成的,要想彻底解决这些问题,就必须从根本上改变这些陋习。于是,他下定决心要正本澄源,他发动了一场声势浩大的改革,从改变百姓的思想观念入手,逐步引导他们养成良好的行为习惯,最终使当地社会风气焕然一新,百姓安居乐业。
Tang Hanedanlığı döneminde, çalışkan ve halkı seven Li Bai adında bir yetkilinin hikayesi anlatılır, ve halk için birçok iyilik yapmıştır. Ancak, yerel bölgedeki bazı sorunların yıllar içinde biriken kötü alışkanlıkların neden olduğunu keşfetti. Bu sorunları tamamen çözmek için, bu kötü alışkanlıkları kökten değiştirmek zorundaydı. Bu yüzden meselenin özüne inmeye karar verdi, insanların düşüncelerini değiştirerek büyük bir reform başlattı, onları kademeli olarak iyi alışkanlıklar geliştirmeye yönlendirdi ve sonunda yerel sosyal havayı tamamen yenileyerek, insanların barış ve mutluluk içinde yaşamalarını sağladı.
Usage
用于比喻从根本上解决问题。
Sorunları kökten çözmeyi göstermek için kullanılır.
Examples
-
要解决问题,就要正本澄源,找到问题的根源。
yaojiejuementiyaozhengbenchengyuan,zhaodaowentidegenyuan.
Problemleri çözmek için, meselenin özüne inmek gerekir.
-
这次改革,正本澄源,效果显著。
zhicigaigeng,zhengbenchengyuan,xiaoguoxianzhu
Temel sorunları ele alan bu reform, kayda değer sonuçlar verdi.