流离颠沛 Dolaşma ve sıkıntı
Explanation
因天灾人祸等原因而四处流转,生活漂泊不定。形容生活艰难困苦,四处漂泊流徙。
Doğal afetler veya insan trajedileri nedeniyle dolaşmak. Farklı yerlerde dolaşan zor ve ihtiyaç sahibi bir hayatı anlatır.
Origin Story
战火纷飞的年代,小山村里住着一位名叫阿香的姑娘。她原本拥有幸福的家庭,父母慈爱,日子过得平静而快乐。然而,一场突如其来的战争打破了这份宁静。家园被毁,亲人离散,阿香成了孤儿,她不得不背井离乡,开始了流离颠沛的生活。她四处逃亡,躲避战乱的硝烟,尝遍了饥饿和寒冷的滋味。她做过农活,做过小贩,为了生存,她付出了巨大的努力。尽管生活如此艰辛,但她从未放弃希望,心中始终怀揣着重建家园的梦想。多年以后,战争结束了,阿香终于回到了阔别已久的家乡。虽然家园早已面目全非,但她心中充满了欣慰和希望。她决心用自己的双手,重建家园,让家乡恢复往日的生机与活力。
Savaştan harap olmuş bir dönemde, Axiang adında genç bir kız küçük bir köyde yaşıyordu. Başlangıçta mutlu bir ailesi, sevgi dolu ebeveynleri ve huzurlu, mutlu bir hayatı vardı. Ancak, ani bir savaş bu huzuru paramparça etti. Evi yıkıldı, ailesi dağıldı ve Axiang yetim kaldı. Memleketini terk etmek zorunda kaldı ve dolaşma ve sıkıntı dolu bir hayata başladı. Her yerde kaçtı, savaş dumanından kaçtı, açlık ve soğuğu deneyimledi. Çiftçi ve satıcı olarak çalıştı, hayatta kalmak için büyük çaba sarf etti. Bu kadar zorluğa rağmen, asla umudunu kaybetmedi, her zaman evini yeniden inşa etme hayalini besledi. Yıllar sonra savaş sona erdi ve Axiang sonunda uzun zamandır kaybettiği memleketine döndü. Evi tamamen değişmiş olsa da, kalbi teselli ve umutla doldu. Evinin kendi elleriyle yeniden inşa etmeye kararlıydı, memleketine hayatı geri döndürüyordu.
Usage
用于形容人因战乱或灾害而四处流亡,生活困苦颠沛流离的状态。
Savaş veya afet nedeniyle yerinden edilmiş ve yoksulluk içinde yaşayan bir kişinin durumunu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他经历了战乱,流离颠沛,饱尝了人世间的艰辛。
tā jīng lì le zhàn luàn, liú lí diān pèi, bǎo cháng le rén shì jiān de jiānxīn
Savaş ve yerinden edilmeyi yaşadı, hayatın zorluklarını çekti.
-
逃荒灾民流离颠沛,生活异常艰苦。
táo huāng zāi mín liú lí diān pèi, shēng huó yì cháng jiān kǔ
Kıtlıktan kaçan mülteciler yerlerinden edilmiş ve büyük yoksulluk ve sıkıntı içinde yaşamışlardır.