清清白白 temiz ve dürüst
Explanation
形容品行纯洁,没有污点,特指廉洁。
Özellikle dürüstlük ve bütünlük açısından saf ve lekesiz bir karakteri tanımlar.
Origin Story
大观园中,一场风波突起。宝玉丢失了一件珍贵的玉,王夫人怀疑是园中丫鬟所为,下令搜查。一时间,人人自危。唯有林黛玉,始终保持着清清白白的姿态,她不参与任何猜测和指责,专心致志地侍奉宝玉,用她淡雅脱俗的气质和清澈的眼神,证明着自己的纯洁无暇。最终,玉佩失而复得,谜团解开,林黛玉的清清白白也得到了所有人的认可。
Büyük Bahçede bir fırtına koptu. Baoyu değerli bir yeşim taşı kaybetti ve Bayan Wang, bunun bahçedeki hizmetçilerin işi olduğundan şüphelenerek arama emri verdi. Bir süre herkes tehlikedeydi. Sadece Lin Daiyu temiz ve masum tavrını korudu. Herhangi bir tahminde veya suçlamada yer almadı ve kendini Baoyu'ya bakmaya adadı. Zarif ve ince ruhlu tavrı ve berrak gözleri masumiyetini kanıtladı. Sonunda yeşim taşı tekrar bulundu, gizem çözüldü ve Lin Daiyu'nun saflığı herkes tarafından kabul edildi.
Usage
用于形容人的品行纯洁,没有污点,通常指廉洁奉公。
Bir kişinin saf ve lekesiz karakterini tanımlamak için kullanılır, genellikle kamu hizmetinde dürüstlük ve bütünlüğü ifade eder.
Examples
-
他一生清清白白,从未做过对不起良心的事。
ta yisheng qingqingbaibai, cunzai zuo guo duibuqi liangxin deshi
Ömrü boyunca temiz ve dürüst bir hayat yaşadı, asla vicdanına aykırı bir şey yapmadı.
-
他虽然家境贫寒,但为人清清白白,从不贪污受贿。
ta suiran jiajing pinhan, dan wei ren qingqingbaibai, congbu tanwu shouhui
Fakir olmasına rağmen temiz ve dürüst bir insandı, asla rüşvet almadı.