真相毕露 Gerçek ortaya çıktı
Explanation
指真面目完全显露出来。比喻隐藏的事实或真相完全暴露出来。
Gerçek yüzün tamamen ortaya çıktığı anlamına gelir. Gizli gerçeklerin veya hakikatlerin tamamen ortaya çıkarılması için bir metafordur。
Origin Story
在一个古老的村庄里,一位德高望重的长老突然失踪了。村民们四处寻找,却毫无线索。几天后,一位年轻的农夫发现长老的拐杖遗落在村外的一片树林里。他沿着拐杖遗落的方向追寻,最终发现了一个隐藏的洞穴,洞穴深处,长老被捆绑着,而绑架他的人正是村里一直以来以善良和诚实示人的一位富商。原来,这位富商为了谋取长老的财产,策划了这场绑架。真相毕露后,富商被村民们抓了起来,并受到了应有的惩罚。长老也安全获救,回到了村庄。这个事件让村民们深刻地认识到,人不可貌相,外表的光鲜亮丽并不代表内心纯洁无瑕。
Eski bir köyde, saygı duyulan bir ihtiyar aniden ortadan kayboldu. Köylüler her yeri aradılar ama hiçbir ipucu bulamadılar. Günler sonra, genç bir çiftçi ihtiyarın bastonunu köyün dışındaki bir ormanda buldu. Bastonun düştüğü yönü takip etti ve sonunda gizli bir mağara keşfetti. Mağaranın derinliklerinde, ihtiyar bağlıydı ve onu kaçıran kişi, köyde her zaman iyiliği ve dürüstlüğüyle tanınan varlıklı bir tüccardı. Meğer bu tüccar, ihtiyarın malına sahip olmak için bu kaçırmayı planlamıştı. Gerçek ortaya çıktıktan sonra, tüccar köylüler tarafından yakalandı ve gereken cezayı aldı. İhtiyar da güvenli bir şekilde kurtarıldı ve köye döndü. Bu olay, köylülerin bir insanı görünüşüne göre yargılamamanın ve çekici bir görünümün saf bir kalbi temsil etmediğinin derinlemesine farkına varmalarını sağladı。
Usage
用于书面语,作谓语、定语。常用于揭露真相的场合。
Yazılı dilde, yüklem ve sıfat olarak kullanılır. Gerçeğin ortaya çıkarıldığı durumlarda sıklıkla kullanılır。
Examples
-
经过调查,真相毕露,凶手终于被绳之以法。
jing guo diaocha, zhenxiang bilu, xiongshou zhongyu bei shengzhiyifa.
Soruşturma sonucunda gerçek ortaya çıktı ve katil sonunda adalete teslim edildi.
-
事情的真相毕露后,他不得不承认自己的错误。
shiqing de zhenxiang bilu hou, ta buda buchengren zijide cuowu
Gerçek ortaya çıktıktan sonra hatalarını kabul etmek zorunda kaldı。