貌合神離 yüzeysel uyum
Explanation
形容表面上和好,实际上内心不和。
Yüzeysel uyum ama içsel anlaşmazlık olan bir durumu tanımlar.
Origin Story
從前,有一個村莊,村裡住著兩家人,他們家境相當,又都在同一個地方做生意,表面上相處十分融洽,互相幫助,經常來往,親密無間,可是暗地裡卻勾心鬥角,互相算計,互相嫉妒。有一天,兩家人一起參加村裡的慶祝活動,兩家人坐在同一個桌子旁,一邊喝酒一邊聊天。表面上大家其樂融融,但實際上大家心裡都各懷鬼胎,彼此防備。酒過三巡,其中一家人家的兒子不慎打翻了酒杯,灑在了另一家人家的衣服上,這一家人家的老父親臉上立刻露出了不悅的神色。這時,另一家人家的老父親卻笑著說:“沒關係,一點小事,不必介意。”看起來似乎很寬容大度,實際上他的心裡卻在盤算著如何報復對方。這兩家人表面上和睦相處,但實際上卻貌合神離,這種關係遲早會破裂。
Bir zamanlar, bir köyde iki aile yaşıyordu. Benzer geçmişleri vardı ve ikisi de aynı yerde iş yapıyordu. Yüzeyde çok iyi geçiniyorlar, birbirlerine yardım ediyorlar ve sık sık etkileşimde bulunuyorlardı. Ancak gizlice birbirlerine karşı komplo kuruyor ve birbirlerine imreniyorlardı. Bir gün, her iki aile de köyün kutlamasına katıldı. Aynı masada oturdular, içtiler ve sohbet ettiler. Dışarıdan her şey uyumlu görünüyordu, ancak gerçekte her aile güvensizliği besliyordu. Birkaç içki turundan sonra, bir ailenin oğlu yanlışlıkla içeceğini diğer ailenin kıyafetlerine döktü. Bu ailenin babası hemen hoşnutsuzluğunu gösterdi. Diğer ailenin babası gülümseyerek, "Sorun değil, küçük bir şey, endişelenmeyin." dedi. Hoşgörülü görünüyordu, ancak gerçekte intikam planlıyordu zaten. Bu iki aile yüzeyde uyumlu bir şekilde yaşıyordu, ancak gerçekte birbirlerinden uzaklaşmışlardı. Bu ilişki er ya da geç bozulacaktı.
Usage
用于形容表面上关系很好,实际上内心不和的现象。
Yüzeysel olarak iyi görünen ancak gerçekte öyle olmayan bir ilişkiyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
表面上两人关系很好,实际上却貌合神离。
biaomianshang liang ren guanxi hen hao, shijishang que maoh eshenli
Yüzeyde ikisi iyi geçiniyormuş gibi görünüyor, ancak gerçekte birbirlerinden uzaklar.
-
他们的合作看似亲密,实则貌合神离,最终以失败告终。
ta men de hezuo kansi qinmi, shize maoh eshenli, zhongyu yi shibai gaozhong
İş birlikleri yakın gibi görünüyor, ancak gerçekte birbirlerinden uzaklar ve sonuçta başarısız oluyorlar.