迎头赶上 geriden gelmek
Explanation
比喻奋起直追,赶上走在前面的人或事物。
Bu, daha önce ilerlemiş olan kişileri veya şeyleri yakalamak ve geçmek için çaba göstermek anlamına gelen bir deyimdir.
Origin Story
话说唐朝时期,有一个叫李白的诗人,他从小就对诗歌充满了热情,但他起步比较晚,很多同龄人都已经小有名气了。但他并没有灰心,而是夜以继日地学习和创作,不断地改进自己的诗歌技艺。他勤奋好学,刻苦钻研,终于在诗歌创作上取得了巨大的成就,迎头赶上了当时诗坛的领先者,成为了一代诗仙。他的成功告诉我们,只要我们坚持不懈地努力,就一定能够迎头赶上,实现自己的目标。
Tang Hanedanlığı sırasında, çocukluğundan beri şiire büyük bir tutku duyan Li Bai adında bir şairin yaşadığı söylenir. Ancak, başlangıcı biraz geç oldu ve çağdaşlarının çoğu oldukça ünlüydü. Ama yılmadı, bunun yerine gece gündüz okumaya ve yazmaya kendini adayarak şiirsel becerilerini sürekli olarak geliştirdi. Azmi ve kararlılığıyla, sonunda şiir yazmada büyük bir başarı elde etti ve dönemin önde gelen şairlerini yakalayarak ünlü ölümsüz bir şair oldu. Başarısı bize, yorulmadan çalıştığımız sürece mutlaka geriden gelip hedeflerimize ulaşabileceğimizi gösteriyor.
Usage
用于鼓励人们努力进取,追赶目标。
İnsanları çok çalışmaya ve hedeflerinin peşinden gitmeye teşvik etmek için kullanılır.
Examples
-
面对挑战,我们必须迎头赶上,才能取得成功。
miàn duì tiǎozhàn, wǒmen bìxū yíngtóu gǎn shàng, cáinéng qǔdé chénggōng.
Zorluklar karşısında, başarıya ulaşmak için geriden gelmeliyiz.
-
经过几年的努力,我们的公司终于迎头赶上了国际先进水平。
jīngguò jǐ nián de nǔlì, wǒmen de gōngsī zhōngyú yíngtóu gǎn shàngle guójì xiānjìn shuǐpíng。
Yıllarca süren yoğun çalışmanın ardından, şirketimiz sonunda uluslararası ileri düzeye ulaştı.