野心勃勃 hırslı
Explanation
形容野心很大,迫切想要成功。
Büyük hırslara ve başarıya duyulan güçlü bir arzuya sahip birini tanımlar.
Origin Story
话说春秋时期,有一个名叫勾践的越国国君,他从小就立下了雄心壮志,渴望让自己的国家强大起来。他目睹吴国的强大,内心充满了不服气,暗下决心,一定要击败吴国,为越国争光。他卧薪尝胆,刻苦耐劳,励精图治,终于实现了自己的理想,灭掉了吴国,成为一代霸主。勾践的野心勃勃,一方面体现了他强烈的爱国之心,为国家富强而奋斗;另一方面也显示了他为达目的不择手段的狠辣。他的故事,至今仍被人们传颂,成为后世借鉴的榜样,也成为野心勃勃的典型案例。
İlkbahar ve Sonbahar döneminde, Yue devletinin Goujian adında bir kralı vardı, çocukluğundan beri büyük hırsları vardı ve ülkesini güçlendirmek istiyordu. Wu devletinin gücünü gördü ve kalbinde tatminsizlik hissetti, gizlice Wu devletini yenmeyi ve Yue devleti için onur kazanmayı kararlaştırdı. Zorlukları kaldırdı, çok çalıştı ve büyük bir enerjiyle yönetti, sonunda amacına ulaştı, Wu devletini yendi ve büyük bir hükümdar oldu. Goujian'ın hırsı, bir yandan vatanseverliğini ve ulusal refah için mücadelesini yansıtırken, diğer yandan amacına ulaşmak için her yolu kullanma acımasızlığını da gösterdi. Hikayesi bugün hala anlatılıyor, gelecek nesiller için bir örnek ve hırsın tipik bir örneği oldu.
Usage
多用于形容一个人或一个组织抱有远大的目标和野心,也常用于批评某些人的不切实际的梦想。
Genellikle büyük hedefleri ve hırsları olan bir kişiyi veya organizasyonu tanımlamak için kullanılır; ayrıca gerçekçi olmayan hayalleri eleştirmek için de kullanılır.
Examples
-
他野心勃勃,一心想成为公司总裁。
ta yexinbobo,yixinxiangchengweigongsi zongcai.
Çok hırslı, şirketin başkanı olmak istiyor.
-
这个计划野心勃勃,但实施起来难度很大。
zhege jihua yexinbobo,danshi shixian qilai nandu hen da
Bu plan çok hırslı, ancak uygulaması zor.