处之泰然 chǔ zhī tài rán
Explanation
处之泰然是指对待事情或问题能够保持平静、镇定自若的态度,不慌不忙,不为外物所动。
Chǔ zhī tài rán, bir şeylere veya sorunlara karşı sakin ve metin bir tutum sergilemek, paniğe kapılmadan veya dış faktörlerden etkilenmeden anlamına gelir.
Origin Story
春秋时期,著名的思想家孔子非常欣赏他的学生颜回。颜回生活简朴,即使生活条件很差,也总是保持乐观和平静的心态。有一次,颜回的住所十分简陋,只有一张床、一个蒲团,饮食也极其简单,但他却能安贫乐道,处之泰然。孔子得知后,赞叹道:"回也,不烦于贫,不忧于患,不骄于富,处之泰然,其道大矣!"
İlkbahar ve Sonbahar döneminde, ünlü düşünür Konfüçyüs, öğrencisi Yan Hui'yi çok takdir ediyordu. Yan Hui sade bir yaşam sürüyordu ve yaşam koşulları ne kadar kötü olursa olsun, her zaman iyimser ve sakin bir ruh hali koruyordu. Bir keresinde, Yan Hui'nin ikameti çok sade bir yerdi, sadece bir yatak ve bir meditasyon yastığı vardı ve diyeti de son derece sade idi, ama yine de yoksulluk içinde memnuniyetle yaşayabiliyor ve sakin kalabiliyordu. Konfüçyüs bunu öğrendiğinde övdü: "Hui, yoksulluktan rahatsız olmadan, sıkıntıdan endişe duymadan, zenginlikten gururlanmadan, sakin ve dingin, yolu büyük!"
Usage
常用于形容一个人在面对困境或压力时,能够保持平静、镇定、从容的态度。
Sık sık, bir kişinin zorluk veya baskı ile karşı karşıya kaldığında sakin, soğukkanlı ve metin kalabilme yeteneğini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
面对突如其来的困境,他处之泰然,冷静地分析解决方法。
miànduì tū rú ér lái de kùnjìng, tā chǔ zhī tài rán, língjìng de fēnxī jiějué fāngfǎ.
Ani birdenbire gelen zorluklarla karşı karşıya kaldığında, sakin kaldı ve çözümleri soğukkanlılıkla analiz etti.
-
听到坏消息后,她竟然处之泰然,令人惊讶。
tīngdào huài xiāoxī hòu, tā jìngrán chǔ zhī tài rán, lìng rén jīngyà.
Kötü haberi duyduktan sonra, şaşırtıcı bir şekilde sakin kaldı.
-
面对巨大的压力,他依旧处之泰然,令人钦佩。
miànduì jùdà de yālì, tā yījiù chǔ zhī tài rán, lìng rén qīnpèi
Muazzam bir baskıyla karşı karşıya kalsa da, yine de sakin kaldı, takdire şayan bir durum.