富可敌国 ülke kadar zengin
Explanation
形容极其富有,财富可以与一个国家的财富相比拟。
Bir ülkenin zenginliğiyle karşılaştırılabilir zenginlikte olan birini tanımlar.
Origin Story
传说中,汉代有一个叫邓通的人,深受汉文帝的宠爱。汉文帝赏赐给他一座铜矿,邓通凭借着铜矿的巨大财富,积累了无数的金银财宝,富可敌国。他建造了无数金碧辉煌的宫殿,拥有成千上万的仆人,过着极尽奢华的生活。但他并没有因此而满足,而是不断地扩张自己的势力,试图与国家抗衡。最终,他被权臣所害,他的财富也最终成为了过眼云烟,警示后世,财富是身外之物,切不可贪得无厌。
Han Hanedanlığı sırasında, İmparator Han Wen Di'nin himayesinde olan Deng Tong adlı bir adamın yaşadığı söylenir. İmparator ona bir bakır madeni bağışladı ve bu madenin muazzam zenginliği sayesinde Deng Tong sayısız altın ve gümüş hazinesi biriktirdi, serveti bir ülkenin servetiyle karşılaştırılabilirdi. Birçok görkemli saray inşa ettirdi, binlerce hizmetçi çalıştırdı ve son derece lüks bir hayat yaşadı. Ancak, o memnun değildi ve sürekli olarak etkisini genişleterek devletle yarışmaya çalıştı. Sonunda, güçlü bir bakan tarafından öldürüldü ve serveti geçici bir rüya haline geldi, gelecek nesillere zenginliğin geçici doğası ve açgözlülüğün tehlikeleri konusunda bir uyarı olarak hizmet etti.
Usage
作谓语、宾语、定语;形容极其富有。
Yüklem, nesne, sıfat olarak; muazzam bir zenginliği tanımlar.
Examples
-
他的财富富可敌国。
tā de cáifù fù kě dí guó
Zenginliği bir ülkeninkiyle karşılaştırılabilir.
-
这位商人的财富富可敌国,令人叹为观止。
zhè wèi shāngrén de cáifù fù kě dí guó, lìng rén tàn wèi guān zhǐ
Bu tüccarın zenginliği bir ülkeninkiyle karşılaştırılabilir, bu şaşırtıcı..