故作镇静 sakin görünmek
Explanation
故意装作镇定自若的样子,实际上内心可能并不平静。
Aslında huzursuz hissedilirken, kasıtlı olarak sakin ve soğukkanlı görünmek.
Origin Story
话说唐朝时期,京城一位名医,因治好了皇后的病而受封为御医。一次,他进宫给皇上看病,皇上脸色苍白,气息微弱,御医们束手无策。这位御医上前,细致地检查了皇上的脉搏,神情严肃,并故作镇静地吩咐宫女准备药材。其实,他心里慌得厉害,因为他也从未见过这样的病症。然而,他凭借着多年的行医经验,以及他那沉着冷静的外表,成功的稳定了皇上的病情,终于找到了治疗的办法。御医的故作镇静,不仅稳定了皇上的情绪,也使自己能够冷静下来思考,最终化解了危机。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı döneminde, başkentteki ünlü bir hekim, imparatoriçenin hastalığını iyileştirdikten sonra imparatorluk hekimi olarak atandı. Bir keresinde imparatoru tedavi etmek için saraya gittiğinde, imparatorun yüzü solgundu, nefesi zayıftı ve diğer imparatorluk hekimleri çaresizdi. Bu hekim öne çıktı, imparatorun nabzını dikkatlice kontrol etti, yüzü ciddiydi ve sakin bir şekilde hizmetkarlara şifalı otlar hazırlamalarını emretti. Aslında çok panik halindeydi, çünkü daha önce böyle bir hastalık görmemişti. Ancak, yıllardır edindiği tıp deneyimi ve sakin tavrı sayesinde imparatorun durumunu başarıyla dengeledi ve sonunda onu tedavi etmenin bir yolunu buldu. İmparatorluk hekiminin sakin tavrı, imparatoru yatıştırmakla kalmadı, aynı zamanda sakin bir şekilde düşünmesini de sağladı ve böylece kriz çözüldü.
Usage
用于形容一个人在遇到紧急情况或困难时,表面上装作镇静,以掩饰内心的慌张或不安。
Birinin acil durum veya zorlukla karşılaştığında yüzeyde sakin görünmesi, iç panik veya kaygısını gizlemek için kullanılır.
Examples
-
他故作镇静,其实心里很害怕。
ta gu zuo zhen jing, qishi xinli hen haipa.
Sakin görünüşte sakin görünüyordu, ama aslında çok korkuyordu.
-
虽然事故现场一片混乱,但他故作镇静地指挥救援工作。
suiran shigu xianchang yipian hunluan, dan ta gu zuo zhen jing de zhihui jiuyu gongzuo.
Kaza yeri karmakarışık olmasına rağmen, kurtarma çalışmalarını sakin bir şekilde yönetti.