目不斜视 gözleri düz
Explanation
形容眼睛不看别处,正视前方。也形容态度严肃认真,专心致志。
Bu deyim, gözlerini düz tutan ve başka bir yere bakmayan birini tanımlar. Ayrıca ciddi ve odaklanmış bir tavrı da tanımlayabilir.
Origin Story
话说古代一位年轻的将军,奉命率领千军万马前往边疆抵御外敌入侵。临行前,他来到父母面前,郑重地行跪拜大礼。他双目低垂,目不斜视,不敢直视父母的泪眼。他知道,此去征战,凶险万分,生死未卜,但他必须肩负起保家卫国的重任。他默默地承受着父母的担忧和不舍,心中充满了对家国的忠诚和对父母的孝心。他起身告辞,踏上征程,一路目不斜视,专心致志地带领军队前进,最终以少胜多,大获全胜,凯旋而归。
Rivayet edilir ki, eski zamanlarda genç bir general, düşman işgaline karşı ülkeyi savunmak için büyük bir orduyu sınırı korumaya götürme emri almıştı. Gitmeden önce ailesini ziyaret etti ve saygıyla eğildi. Gözlerini düşürdü, göz teması kurmaktan kaçındı, ailesinin gözyaşlı gözlerine bakmaya dayanamadı. Bu seferin çok tehlikeli olacağını, yaşamın ve ölümün belirsiz olduğunu biliyordu, ancak ülkeyi koruma sorumluluğunu üstlenmesi gerekiyordu. Ailesinin kaygılarını ve isteksizliğini sessizce taşıdı, ülkeye olan sadakati ve aileye olan bağlılığıyla doluydu. Kalktı, veda etti ve yolculuğuna başladı. Yolculuğu boyunca sarsılmaz kaldı, ordusunu özveriyle yönetti ve sonunda her türlü engeli aşarak zaferle döndü.
Usage
用于描写人物的神态或行为,多指严肃认真,一丝不苟。
Bu deyim, genellikle ciddiyet ve titizliği ifade eden bir kişinin yüz ifadesini veya davranışını tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他目不斜视地盯着前方,仿佛周围的一切都不存在。
ta mubuxieshide dingzhe qiangfang,fangfu zhouwei de yiqie dou bucunzai.
Önüne baktı, etrafındaki her şey yokmuş gibi.
-
士兵们目不斜视地执行着命令,步伐坚定有力。
shibingmen mubuxieshide zhixingzhe mingling,bufa jianding youli
Askerler emri tereddüt etmeden yerine getirdiler, adımları sağlam ve güçlüydü.