险象环生 Tehlikeli durum
Explanation
形容危险的景象接连不断地出现。
Sürekli tehlikelerin ortaya çıktığı bir durumu tanımlar.
Origin Story
话说唐朝时期,边关告急,敌军来势汹汹,大将李靖率领大军驻守边关。一日,探子来报,敌军派出了精锐部队,企图绕过边关防御,直插腹地。李靖听后,立即下令,全军戒备,险象环生。将士们枕戈待旦,严阵以待,密切关注敌军的动向。夜幕降临,边关的空气凝重得让人窒息。突然,号角声响起,敌军果然从侧翼发起进攻。李靖沉着应对,指挥若定,将士们奋勇杀敌,与敌军展开激烈的搏斗。战况十分惨烈,险象环生,将士们不断倒下,但他们始终没有放弃抵抗。经过一夜的浴血奋战,最终击退了敌军,守住了边关。这场战斗险象环生,但最终以胜利告终,也彰显了唐朝将士的英勇和团结。
Antik Çin'de Tang Hanedanlığı döneminde, düşman kuvvetlerinin şiddetli bir saldırı başlatmasıyla sınırda bir kriz çıktığı söylenir. General Li Jing, ordusunu sınırın savunmasında yönetti. Bir gün, bir keşifçi, düşmanın sınır savunmalarını atlayarak ülkenin derinliklerine saldırmak için elit birliklerini gönderdiğini bildirdi. Bunu duyunca Li Jing, tüm orduya savaşa hazırlanma emri verdi; durum tehlikeliydi. Askerler sürekli teyakkuzda olup düşmanın hareketlerini yakından takip ediyorlardı. Gece çöktüğünde, sınırda hava gerilimle doluydu. Birdenbire, bir boru sesi duyuldu—düşman, yandan sürpriz bir saldırı başlattı. Li Jing sakin bir şekilde karşılık verdi ve birlikleriyle etkili bir şekilde komuta etti, birlikler düşmana karşı cesurca savaştı. Savaş şiddetliydi, tehlikeli durumlarla doluydu, askerler sürekli düşüyordu, ancak asla pes etmediler. Kanlı bir geceden sonra sonunda düşmanı püskürterek sınırı savundular. Bu savaş, tehlike dolu olmasına rağmen zaferle sonuçlandı ve Tang askerlerinin cesaretini ve birliğini gösterdi.
Usage
形容情况危急,危险接连不断。
Tehlikenin yaklaşmakta olduğu bir durumu tanımlar.
Examples
-
面对险象环生的局面,他依然沉着冷静。
miàn duì xiǎn xiàng huán shēng de júmiàn, tā yīrán chénzhuó língjìng
Tehlikeli bir durumla karşı karşıya kalmasına rağmen, sakin ve soğukkanlı kaldı.
-
战争时期,险象环生,随时可能发生意外。
zhànzhēng shíqī, xiǎn xiàng huán shēng, suíshí kěnéng fāshēng yìwài
Savaş zamanında tehlike her yerdeydi ve her an kaza olabilirdi..