争妍斗艳 güzellikte yarışma
Explanation
形容众多美好的事物竞相开放,美丽动人,互相媲美。
Birçok güzel şeyin aynı anda açtığını ve güzellikte birbirlerini geride bıraktığını anlatır.
Origin Story
传说中,西王母的花园里,生长着各种奇花异草,每到春天,它们便竞相开放,争奇斗艳,红的似火,白的如雪,粉的像霞,紫的若烟,五彩缤纷,美不胜收。西王母每天都会到花园里赏花,看着这些争妍斗艳的花朵,她心情舒畅,感到无比的快乐。有一天,西王母发现花园里出现了一种从未见过的花朵,它颜色艳丽,花香扑鼻,比其他的花朵更加美丽动人。西王母非常喜欢这种花朵,便把它命名为“争妍花”。从此以后,“争妍斗艳”就用来形容众多美好的事物竞相开放,美丽动人,互相媲美。
Efsane, Batı'nın Ana Kraliçesi'nin bahçesinde çeşitli nadir çiçeklerin ve bitkilerin yetiştiğini söyler. Her bahar, yarışarak açarlar, renkleri ateş gibi kızıldan kar gibi beyaza, bulut gibi pembeden duman gibi mora kadar değişir—muhteşem bir renk gösterisi. Ana Kraliçe, çiçekleri hayranlıkla izlemek için her gün bahçesini ziyaret ederdi. Bu yarışan çiçeklerin manzarası onu neşe ve mutlulukla doldururdu. Bir gün, Ana Kraliçe daha önce hiç görmediği bir çiçek buldu. Rengi parlaktı, kokusu sarhoş ediciydi ve güzellikte diğer tüm çiçekleri geride bırakıyordu. Ana Kraliçe bu çiçeği çok sevdi ve ona "Güzellik Yarışması Çiçeği" adını verdi. O zamandan beri, "güzellikte yarışma" deyimi, aynı anda açan ve güzellikte birbirlerini geride bırakan birçok güzel şeyi tanımlamak için kullanılır.
Usage
用于描写花朵或其他美好的事物竞相开放,争奇斗艳的景象。
Çiçeklerin veya diğer güzel şeylerin aynı anda açıp güzellikte yarıştığı sahneyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
花园里,百花争妍斗艳,美不胜收。
huāyuán lǐ, bǎihuā zhēng yán dòu yàn, měi bù shèng shōu。
Bahçede, yüzlerce çiçek güzellikte yarışıyor.
-
选美比赛上,佳丽们争妍斗艳,各展风姿。
xuǎnměi bǐsài shàng, jiālì men zhēng yán dòu yàn, gè zhǎn fēngzī。
Güzellik yarışmasında, yarışmacılar güzelliklerini ve yeteneklerini sergiliyorlar..