心虚胆怯 çekingen ve korkak
Explanation
形容心里不安,害怕;缺乏底气,胆子小。
rahatsiz hisseden, korkan; özgüven eksikliği olan, utangaç birini tanımlar.
Origin Story
话说唐朝时期,有个名叫李白的书生,在京城参加科举考试,因准备不足,考试时心虚胆怯,写出的文章漏洞百出。考完后,李白心神不宁,整日惶恐不安。他忐忑不安地等待着放榜的日子,每当听到街上传来喧闹声,他就吓得躲起来,生怕榜上没有自己的名字。终于,放榜的日子到了,李白不敢去查看,拜托朋友代为查询。朋友回来后,告诉他落榜了。李白听后,如释重负,长长地舒了一口气,虽然落榜了,但他内心却感到轻松多了,因为那份心虚胆怯终于消失了。
Tang Hanedanlığı sırasında, Li Bai adında bir bilginin başkentte imparatorluk sınavına girdiği söylenir. Yetersiz hazırlıktan dolayı, sınav sırasında endişeli ve korkuyordu ve denemesi kusurlarla doluydu. Sınavdan sonra, Li Bai huzursuz ve endişeliydi. Liste açıklandığı günü endişeyle bekledi ve sokakta gürültü duyduğunda, adının listede olmamasından korkarak saklanırdı. Sonunda o gün geldi. Li Bai kendi kendine kontrol etmeye cesaret edemedi ve bir arkadaşından yardım istedi. Arkadaşı döndüğünde, Li Bai'ye sınavda başarısız olduğunu söyledi. Bunu duyunca, Li Bai rahatladı. Derin bir nefes aldı ve çok daha rahat hissetti. Başarısız olmuş olsa da, kalbinde çok daha rahattı, çünkü endişesi ve korkusu sonunda kaybolmuştu.
Usage
用于形容因做错事或害怕暴露而产生的心理状态,多用于书面语。
yanlış bir şey yapmaktan veya ortaya çıkmaktan kaynaklanan zihinsel durumu tanımlamak için kullanılır, çoğunlukla yazılı dilde kullanılır.
Examples
-
他做贼心虚,胆怯得不敢出门。
tā zuò zéi xīn xū, dǎn qiè de bù gǎn chūmén
Suçlu ve korkak hissediyor, bu yüzden dışarı çıkmaya cesaret edemiyor.
-
面对质问,他心虚胆怯,支支吾吾说不出话来。
miàn duì zhì wèn, tā xīn xū dǎn qiè, zhī zhī wū wū shuō bù chū huà lái
Sorgulamalarla karşı karşıya kaldığında, ürkek oluyor ve düzgün bir şekilde konuşamıyor.
-
考试作弊被发现后,他心虚胆怯,脸色苍白。
kǎoshì zuòbì bèi fāxiàn hòu, tā xīn xū dǎn qiè, liǎnsè cāngbái
Sınavda kopya çekerken yakalandıktan sonra, korkudan ve endişeden yüzü soluyor.