患得患失 kazanç ve kayıp konusunda endişe
Explanation
患得患失,指既担心得不到,又担心得到了会失去。形容心里总是放不下个人得失,犹豫不决。
Kazanç ve kayıp konusunda endişelenmek, hem bir şeyi elde edememe hem de elde ettikten sonra kaybetme konusunda endişelenmek anlamına gelir. Her zaman kişisel kazanç ve kayıplar konusunda endişelenen ve kararsız olan birini tanımlar.
Origin Story
春秋时期,齐国有个叫晏婴的人,他深受齐景公的信任,被任命为上卿。一次,齐景公问晏婴:“如果给你很多金银财宝,你会怎么办?”晏婴不假思索地回答:“我会把它们分给穷人,用来救济百姓。”齐景公又问:“如果有人送你一块肥沃的土地,你会怎么办?”晏婴说:“我会把它分给那些没有土地耕种的人,让他们能够安居乐业。”齐景公听后很高兴,赞扬晏婴的品德高尚。然而,晏婴却始终保持着谨慎谦虚的态度,从不因这些赞赏而骄傲自满。他深知人世间充满了变数,荣华富贵转瞬即逝,只有保持一颗平常心,才能不被外物所左右,才能更好地为国为民服务。他的一生,都致力于为齐国的发展做出贡献,深受百姓的爱戴。他从不患得患失,始终以国家利益为重,这正是他成功和受人尊敬的关键。
İlkbahar ve Sonbahar döneminde, Qi eyaletinde, Dük Jing'in derin güvenini kazanan ve başbakan olarak atanan Yan Ying adında bir adam vardı. Bir keresinde Dük Jing, Yan Ying'e sordu: "Sana çok miktarda altın ve gümüş versem ne yapardın?" Yan Ying tereddüt etmeden şöyle cevap verdi: "İnsanlara yardım etmek için bunu yoksullara dağıtırdım." Dük Jing tekrar sordu: "Sana verimli bir arazi hediye edilse ne yapardın?" Yan Ying, "Bunu toprak işlemeyenlere dağıtırdım ki huzur ve refah içinde yaşayabilsinler." dedi. Dük Jing çok memnun kaldı ve Yan Ying'in yüce karakterini övdü. Ancak Yan Ying her zaman alçakgönüllü kaldı ve bu övgülerden dolayı asla kibirlenmedi. Dünyanın değişimlerle dolu olduğunu ve zenginliğin ve şöhretin geçici olduğunu biliyordu. Sadece iç huzurunu koruyarak dış etkenlerden etkilenmeyecek ve ülkeye ve halka daha iyi hizmet edebilecekti. Hayatını Qi'nin gelişmesine adadı ve halkın sevgisini kazandı. Asla kazanç ve kayıp konusunda endişelenmedi ve her zaman devletin çıkarlarını önceledi. Bu, başarısının ve saygı görmesinin anahtarıydı.
Usage
形容一个人对个人的得失过于看重,总是担心失去,又担心得不到,犹豫不决,患得患失通常用于描述人在面对选择或机会时的心理状态。
Bu deyim, kişisel kazanç ve kayıpları çok önemseyen, her zaman bir şeyi kaybetme konusunda endişelenen ve bir şey elde edememe konusunda endişelenen ve bu nedenle kararsız olan birini tanımlar. Genellikle bir kişinin seçim veya fırsatlarla karşı karşıya kaldığında ruh halini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他总是患得患失,难以做出决定。
tā zǒng shì huàn dé huàn shī, nán yǐ zuò chū juédìng
Her zaman kazanç ve kayıplar konusunda endişelenir ve karar vermekte zorlanır.
-
这次考试,他患得患失,结果发挥失常。
zhè cì kǎoshì, tā huàn dé huàn shī, jiéguǒ fāhuī shīcháng
Bu sınavda kazanç ve kayıplar konusunda endişelendi ve sonuç olarak kötü performans gösterdi.
-
面对升职机会,他患得患失,最终错失良机。
miàn duì shēngzhí jīhuì, tā huàn dé huàn shī, zuìzhōng cuòshī liángjī
Terfi fırsatı ile karşı karşıya kaldığında kazanç ve kayıplar konusunda endişelendi ve sonunda fırsatı kaçırdı.