欲罢不能 Yù bà bù néng duramayacak kadar

Explanation

意思是想要停止却无法停止,形容非常投入,难以自拔。

Durmak istemek ama yapamamak anlamına gelir; çok ilgili olmak ve kendinden kurtulmanın zorluğunu anlatır.

Origin Story

春秋时期,颜回是孔子的得意门生,他非常敬佩孔子,对孔子的学问更是如饥似渴。孔子诲人不倦,循循善诱,他渊博的学识和高尚的品德深深地吸引着颜回,让他如沐春风,沉浸其中,欲罢不能。每当颜回离开孔子,心中便会产生一种失落感,渴望再次聆听老师的教诲,学习孔子的思想。他常常废寝忘食,专心致志地研读孔子的著作,甚至到了废寝忘食的地步。这份求知欲,让他在学习的道路上不断前进,不断精进,成为一代儒学大师。

Chunqiu shiqi, Yan Hui shi Kongzi de deyi men sheng, ta feichang jingpei Kongzi, dui Kongzi de xuewen geng shi ru ji si ke. Kongzi hui ren bu juan, xunxun shan you, ta yuanbo de xueshi he gaoshang de pindao shen shen di xiyin zhe Yan Hui, rang ta ru mu chunfeng, chenjin qizhong, yu ba bu neng.

İlkbahar ve Sonbahar dönemlerinde, Yan Hui, Konfüçyüs'ün çok yetenekli bir öğrencisiydi ve onu çok takdir eder, onun bilgisini de büyük bir hevesle arardı. Konfüçyüs yorulmadan öğretir ve sabırla rehberlik ederdi, bu da Yan Hui'yi derinden etkiler, onu yenilenmiş ve öğrenme dünyasında kaybolmuş hissettirirdi. Konfüçyüs'ün öğretileriyle o kadar büyülenmişti ki, neredeyse öğrenmeyi bırakamıyordu. Konfüçyüs'ü her terk ettiğinde, Yan Hui bir kayıp duygusu yaşar, ustanın öğretilerini tekrar duymak ve Konfüçyüs'ün düşüncelerini incelemek isterdi. O sık sık Konfüçyüs'ün eserlerini okumaya kendini adar, yemek ve uykuyu ihmal ederdi. Bu bilgi susuzluğu onu akademik yolculuğunda ileriye taşıdı ve büyük bir Konfüçyüs bilgini oldu.

Usage

形容对某事非常投入,难以自拔。常用于描写学习、工作、游戏等场景。

miaoxie dui mou shi feichang touru,nan yi zi ba.chang yongyu miaoxie xuexi,gongzuo,youxi deng changjing

Bir şeye çok fazla dahil olmak ve kendinden kurtulmanın zorluğunu anlatır. Genellikle öğrenme, çalışma, oyun vb. durumları anlatmak için kullanılır.

Examples

  • 他学习起来真是欲罢不能,废寝忘食。

    ta xuexi qilai zhen shi yu ba bu neng,fei qin wang shi.

    Öyle çok çalışmıştı ki, duramadı.

  • 这场比赛精彩绝伦,让人欲罢不能。

    zhe chang bisai jingcai jue lun,rang ren yu ba bu neng

    Maç çok heyecanlıydı, izlemeye doyamadık.