自作自受 kendi başına gelen
Explanation
指自己做了错事,后果也由自己承担。
Birinin kendi yanlış davranışlarının sonuçlarını taşıması gereken durumu ifade eder.
Origin Story
从前,有个年轻人,名叫阿牛。他为人懒惰,不务正业,整日游手好闲,挥霍家财。他父亲多次劝告他,但他总是充耳不闻。后来,阿牛的父亲去世了,留给他一些田地和房屋。阿牛并没有珍惜这份遗产,而是继续挥霍无度,甚至将祖传的家产也变卖了。很快,他便一贫如洗,无家可归。这时,他才后悔莫及,但他只能默默承受自己自作自受的苦果。他四处流浪,饱尝饥饿和寒冷的滋味,最终悲惨地死去。阿牛的故事,就是一个自作自受的典型例子。他因为自己的懒惰和挥霍,最终失去了所有,也失去了生命,这便是他自作自受的结果。
Eskiden A Niu adında genç bir adam varmış. O tembel ve işsizmiş, günlerini boş yere geçirmiş ve ailesinin servetini çarçur etmiş. Babası onu birçok kez uyarmış, ama o asla dinlememiş. Daha sonra A Niu'nun babası ölmüş ve ona birkaç tarla ve ev bırakmış. A Niu bu mirası takdir etmemiş, aksine savurgan yaşamına devam etmiş, hatta atalarından kalma mülkleri bile satmış. Kısa süre sonra parasız ve evsiz kalmış. Ancak o zaman yaptıklarına pişman olmuş, ama kendi yaptığı şeylerin acı sonuçlarını sessizce çekmek zorunda kalmış. Her yerde dolaşmış, açlık ve soğuk çekmiş ve sonunda sefil bir şekilde ölmüş. A Niu'nun hikayesi, ektiğini biçmenin tipik bir örneğidir. Tembelliği ve savurganlığı yüzünden her şeyini, hatta hayatını bile kaybetmiş, işte kendi eylemlerinin sonucu.
Usage
用作谓语、宾语;指自己做了错事,自己承担后果。
Yüklem veya nesne olarak kullanılır; birinin kendi hatalarının sonuçlarını taşıdığı gerçeğine işaret eder.
Examples
-
他自作自受,活该!
ta zizuòzìshòu huógāi zuòzìshòuzìshòu yuàn bùdé biérén
Hak etti!
-
自作自受,怨不得别人。
Kendisinin suçudur