孤芳自赏 kendini beğenme
Explanation
比喻品格高尚的人,由于环境恶劣或不被理解,只能独自欣赏自己的优点和特长。也指过分看重自己,自我欣赏。
Kötü çevre koşulları veya anlayış eksikliği nedeniyle yalnızca kendi erdemlerini ve yeteneklerini takdir edebilen asil karakterli bir kişiyi tanımlar. Ayrıca kendini fazla değerlendirme ve kendini beğenmişlik anlamına gelir.
Origin Story
很久以前,在一个偏僻的山谷里,住着一朵名叫“清荷”的莲花。清荷出落得格外美丽,花瓣洁白如玉,花蕊金黄似金,清香四溢,引来无数蜜蜂蝴蝶。然而,清荷却孤芳自赏,不愿与其他的莲花交流,也不愿与山谷里的其他花草为伍。它认为自己是最美的,其他的花草都比不上它。有一天,一位老禅师来到山谷,见到了清荷,赞叹道:“好一朵美丽的莲花!”清荷听了,更加得意,更加孤芳自赏。老禅师摇了摇头,说道:“清荷啊,你虽然美丽,但你孤芳自赏,终将失去许多美好的东西。真正的美丽,不在于自身的完美,而在于与他人的和谐相处。”清荷听了老禅师的话,沉默了很久。它终于明白,孤芳自赏,并不能带来真正的快乐,只有与他人和谐相处,才能体会到生命的真谛。从此以后,清荷不再孤芳自赏,它开始与其他的莲花和花草交流,也开始分享自己的美丽。它发现,与他人分享,比独自欣赏更快乐,更充实。
Çok uzun zaman önce, ıssız bir vadiden "Qinghe" adında bir nilüfer çiçeği yaşadı. Qinghe son derece güzeldi, parlak beyaz yaprakları ve altın sarısı bir merkezi vardı; kokusu sayısız arı ve kelebeği cezbetmişti. Ancak Qinghe kendini beğenmişti ve vadinin diğer nilüfer çiçekleriyle veya diğer bitkilerle etkileşime girmek istemiyordu. Kendini en güzel olarak görüyordu ve diğer tüm bitkiler ondan aşağıydı. Bir gün, yaşlı bir Zen ustası vadiye geldi ve Qinghe'yi gördü. "Ne kadar güzel bir nilüfer çiçeği!" diye haykırdı. Qinghe daha da kibirlendi. Zen ustası başını salladı ve dedi ki: "Qinghe, güzel olsan da, kendini beğenmişliğin seni birçok güzel şeyden mahrum bırakacaktır. Gerçek güzellik, kişinin kendi mükemmelliğinde değil, başkalarıyla uyumlu bir arada yaşamada yatmaktadır." Qinghe Zen ustasının sözlerini dinledi ve uzun süre sessiz kaldı. Sonunda, kendini beğenmişliğin gerçek mutluluk getirmediğini; sadece başkalarıyla uyumlu bir arada yaşamanın hayatın anlamını gösterdiğini anladı. O günden sonra, Qinghe artık kendini beğenmiş değildi. Diğer nilüfer çiçekleriyle ve bitkilerle etkileşime girmeye ve güzelliğini paylaşmaya başladı. Başkalarıyla paylaşmanın, yalnız başına tadını çıkarmaktan daha fazla neşe ve doyum getirdiğini keşfetti.
Usage
用于形容人自命清高,只顾自己欣赏自己,不与他人交往。
Kendini diğerlerinden üstün gören, sadece kendini öven ve başkalarıyla etkileşim kurmayan birini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他总是孤芳自赏,不愿与人合作。
tā zǒngshì gūfāng zìshǎng, bùyuàn yú rén hézuò
Her zaman kendini beğenmiş ve başkalarıyla işbirliği yapmak istemiyor.
-
她的才华无人欣赏,只能孤芳自赏。
tā de cáihuá wú rén xīn shǎng, zhǐ néng gūfāng zìshǎng
Yetenekleri takdir edilmediği için kendini övüyor