言之有物 özlü
Explanation
指说话或写文章有真材实料,有实际内容,不是空话。
Sözlü veya yazılı olarak gerçek içerikli ve boş sözlerden uzak olduğuna işaret eder.
Origin Story
话说唐朝时期,有个秀才名叫李白,他博览群书,才华横溢。一日,他应邀参加县令的宴会,席间,县令提出一个难题:以“秋”为题作诗一首。其他宾客纷纷作答,但大多空泛无物,难以令人信服。轮到李白时,他从容不迫,提笔写道:秋风瑟瑟落叶飞,寒霜点点染山衣。雁字南归声断续,菊花傲霜吐幽姿。此诗意境深远,情感真挚,字字珠玑,恰如其分地展现了秋天的景象,可谓言之有物。县令和其他宾客无不拍案叫绝,赞叹李白的才华。
Tang Hanedanlığı döneminde, çok bilgili ve olağanüstü yetenekli bir bilgin olan Li Bai adında birinin yaşadığı söylenir. Bir gün, kaymakam tarafından verilen bir ziyafete davet edildi. Ziyafet sırasında, kaymakam zorlu bir soru sordu: "Sonbahar" temalı bir şiir yazmak. Diğer konuklar da şiir yazdı, ancak çoğu yüzeysel ve ikna edici değildi. Li Bai'nin sırası geldiğinde, sakin bir şekilde kalemi aldı ve şunları yazdı: Sonbahar rüzgarı hışırtılı, yapraklar düşüyor, soğuk don dağların kıyafetlerini boyuyor. Kazlar güneye doğru uçuyor, sesleri aralıklı, krizantemler dona meydan okuyor ve sakin güzelliklerini ortaya koyuyor. Bu şiir, derin anlamı, içten duyguları ve her kelimesi bir hazine olan bu şiir, sonbahar manzarasını mükemmel bir şekilde yakaladı ve güçlü bir öz ortaya koydu. Kaymakam ve diğer misafirler alkışladılar, Li Bai'nin yeteneğini övdüler.
Usage
用于形容文章或讲话内容充实,有真材实料。
Gerçekçi ve sağlam temellere dayanan makaleler veya konuşmaları tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他的发言言之有物,令人信服。
tā de fāyán yán zhī yǒu wù, lìng rén xìnfú.
Konuşması özlü ve ikna ediciydi.
-
这篇论文言之有物,论证严谨。
zhè piān lùnwén yán zhī yǒu wù, lùnzhèng yánjǐn
Bu makale sağlam temellere dayanıyor ve titiz bir şekilde tartışılıyor.