心胆俱裂 Yürek ve safra parçalanmış
Explanation
形容极其害怕,内心惊恐万分。
Aşırı korku ve iç terörü tanımlar.
Origin Story
话说当年黄巢起义,战火纷飞,百姓流离失所。一个小村庄里,一个名叫阿强的年轻小伙子,目睹了战争的残酷,亲眼看见自己的父母被乱兵杀害,村庄被烧成一片废墟。那一刻,他感觉自己的心仿佛被撕裂开来,恐惧绝望的情绪瞬间将他淹没,心胆俱裂,他再也没有勇气面对这个世界,只能躲在山洞里,日夜哭泣。他曾想过复仇,可是面对强大的敌人,他无能为力。阿强最终选择离开了家乡,远走他乡,希望能够忘记过去痛苦的回忆。
Söylendiğine göre o dönemde Huang Chao isyanı çıkmıştı ve savaş ve acı her yerde yaygındı. Küçük bir köyde, Aqiang adında genç bir adam savaşın acımasızlığını gördü. Ailesinin isyancı askerler tarafından öldürülüp köyünün kül olup gittiğini gördü. O anda, kalbinin kırıldığını ve korku ve umutsuzluğa kapıldığını hissetti. Ruhu korkudan titriyordu. Dünyayla yüzleşme gücü yoktu ve gece gündüz ağlayarak bir mağarada saklandı. İntikam düşünmüştü, ama bu kadar güçlü bir düşman karşısında çaresizdi. Sonunda Aqiang memleketini terk etti ve uzaklara gitti, geçmişin acı verici anılarını unutmayı umdu.
Usage
用于描写人受到极大惊吓时的心理状态。
Bir kişinin aşırı korktuğu zamanlardaki ruh halini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
听到这个噩耗,他心胆俱裂,差点昏死过去。
tingdaozhege'ehao,ta xindanjulie,chaidian hunsiguoqu
Bu yıkıcı haberi duyunca, yüreği parçalandı, neredeyse bayılıyordu.
-
面对突如其来的危险,他心胆俱裂,不知所措。
mianduituchuleide weixian,ta xindanjulie,buzhisuocuo
Ani bir tehlikeyle karşılaştığında, çok korktu ve ne yapacağını şaşırdı.